{ "title": "Aspirin Ağacı", "image": "https://www.agac.gen.tr/images/aspirin-agaci.jpg", "date": "19.01.2024 20:26:42", "author": "esin", "article": [ { "article": "Aspirin ağacı, söğüt ağacının tedavi edici özelliğinin olduğu 3500 yıldır bilinmektedir. Söğüt ağacının yaprak ve kabuklarından doğal olarak üretilen bitkisel ilcalar daha önceki çağlarda da şimdi olduğu gibi ağrı kesici ve ateş düşürücü olarak kullanılmaktaydı. Hipokrat, salislik asidin farkına varan ilk hekimlerden biriydi. Bazı hastalıkların tedavisi için reçeteye söğüt ağacı kabuğundan elde edilen suyu ilaç olarak yazmıştır. Söğüt kabuğunun suyundan elde edilen su ağrıyı hafifletir. Bunun sebebi içinde bulunan salisilik asittir.

Kimyager Felix Hoffmann'ın 1897'de katkısız asetilsalisilik asit üretmesiyle meydana gelen ilaca ASPİRİN denir. ASA, ağrı kesici ve ateş düşürücü olarak kullanılan Aspirinin ham maddesidir. Aspirinin elde edildiği kaynak ise dünyanın her yerinde yetişen söğüt ağacıdır.

Aspirinin kullanıldığı alanlar başlıca şunlardır
Latince ismi Salix alba olan beyaz söğüt dünyanın pek çok yerinde yetişen hayli büyük bir ağaçtır. Özellikle su kenarında on bir ve yirmi beş metre uzunluğu kadar uzayabilen bitkinin ağrı kesici olarak kullanımı insanlık tarihi kadar eskiye dayanmaktadır. Çin, Mısır, Asur, Yunan tıbbında kullanılan ağaç Hipokrat'tan Galen'e kadar antik dönem doktoru tarafından kullanılmıştır.

Beyaz söğüt ağacının yeni yetişen dalları en fazla iki, üç yıllık olmalı bahar aylarında budanmaktadır. Grimsi kabuk ayrıldıktan sonra geriye kalan kabuk kısmı kullanılır. Bu kabuk yeni budanmış veya kurutulmuş olmalıdır. Tavsiye edilen günlük kullanım dört saate bir alınmasıdır. Söğüt kabuğunun doğranmış veya kurutulmuş tozunun bir tatlı kaşığı yarım litre su ile kaynatıldıktan sonra günde üç ya da dört kez içilmelidir. Soğutulan su, yanık, kesiklerin iyileşmesi için dış kısımdan kullanılır.

Bademcik iltihabı enfesiyonu bulunanlar beyaz söğüt almamalıdır. Hamile ve emzirenler dokrora danışmadan kullanmamalıdırlar. Çünkü plasenta veya süt yoluyla bebeğe de geçen bir bitki türüdür. Aspirine karşı hassasiyeti olanlarda beyaz söğüt kullanmamalıdırlar. Doz aşımında aşırıya gidilmesi ishal, bulantı ve kulak çınlamasına sebep olabilir. Bu durumlarla karşılaşıldığında kullanım kesilmelidir. Beyaz söğüt ağacı diğer ağrı kesicilerle birlikte alınmamalıdır.

Söğüt ağacı aşağıdaki ilaçlarla etkileşime geçebilir
Söğüt ağacının morfolojik yapısı: Tek bir pul ile örtülmüş olan tomurcuklar genellikle sürgüne yatmıştır. Sürgünler üzerindeki dizilişleri çok sıralı sarmal birkaç çeşit almaşıktır ve tepe tomurcukları pseudoterminaldır. Yapraklar dağılmış halde ise sadedir ve uzun şerit halinde ve elips yapıdadır. Kenarları bezeli ince dişli, kaba dişli ve dilimli dişlidir. Genel olarak sapları kısadır ve kulakçıkları vardır. Yan durumlu çiçek kuruları başak biçiminde dik olarak dururlar. Bazı türlerin çiçek açması yapraklanmadan evvel, bazılarında ise eş zamanlı olur. Bir türü bulunan iki evcikli ve entomogramlıdırlar. Söğüt gayet kolay kök yaydığından, tohumları da kısa zamanda çimlenme özelliğini yitirdiğinden, üretilmeleri hemen her yerde çelikle ve kök sürgünü ile oluşmaktadır.

Türkiye'de bulunan söğüt çeşitleri: Ak söğüt, Acem söğüdü, Badem yapraklı söğüt, boylu söğüt, boz söğüt, defne yapraklı söğüt, gevrek yapraklı söğüt, iğne yapraklı söğüt, keçi söğüdü, misk söğüdü, Kafkas söğüdü, salkım söğüt ve sepetçi söğüttür
" } ] }